Bu yazıda size hem bu yaz neler okuduğumdan hem de nerede, nasıl okuduğumdan bahsetmek istiyorum. Tüm bunları maddeler halinde yazarak anlatayım en iyisi.
1. Bu yaz, her yaz gibi, daldan dala atlayarak okudum, türlere ve yazarlara bağımsız kalmadan. Herkese öneririm. Yeni çıkanları da takip etmeye çalıştım ama daha çok okunmayı bekleyenlere şans verdim.
2. Artık gelenekselleşen, her yaz serinin 1-2 kitabını okuduğum "Harry Potter Okuma Şenlikleri"ni yine gerçekleştirdim, ondan ayrı bir yazıda bahsetmek istiyorum.
3. Birkaç ay öncesine kadar gözlüklerimi çok da düzenli
kullanmıyordum, yoruldukça takıyordum. Bu yaz anladım ki artık gözlüksüz pek rahat okuyamıyorum. Bu gerçek tüm sertliğiyle suratıma çarptı. Artık gözlüksüz hiçbir yere gitmiyorum.
4. Bir yaz klasiği olarak elbette en çok sahilde okumayı sevdim. Her sahil okumasında olduğu gibi kitaplar ıslak havlular sebebiyle biraz nemlendi, biraz da güneş kremli ellerle dokunulmaktan lekelendiler. Ama güzel olansa, aralarına biraz da kum girdi. Böylece kışın açtığımda bana yazı hatırlatacak pıtır pıtır bir şeyler dökülecek kucağıma.
5. Genel olarak bu senenin yaz okumalarında, özellikle de sahilde, sürükleyici kitaplar seçmeye çalıştım. Bazen polisiye, çoğunlukla fantastik. Pek risk almadım kitap seçimlerimde.
6. Sizin plaj çantanızda neler var bilmem ama benimki epey doluydu. Güneş kremi, yedek mayo, havlu vb. zaten hepimizde vardır tahminen. Ben bir de 3-4 kitap ekledim tüm bunlara. Neden mi? Çünkü bazen okumakta olduğum kitap bitmek üzere oluyordu, e demek oluyor ki zaten 2 kitap kesin girecek çantaya. E bir de seçeneğim olsun, eğer sıradaki kitabı sevmezsem diye alternatifler de hop çantaya. Böylece epey yüklü bir şekilde gidip geldim denize.
7. Bu sene balkonda da kitap okumayı çok sevdim. İlk defa yaptığım bir şey değil elbette ama bu sene iyice keyfine vardım. Yanımda da mutlaka içecek bir şeyler bulundurdum.
8. Neler içtim peki kitap okurken? Bu aralar, sıcak tüketmeye alıştığım bitki çaylarını yapıp, buzdolabına koyup sonra da soğuk soğuk içiyorum. Özellikle meyveli bitki çayları bu iş için çok uygun. Bu sene nedense pek limonata içmiyorum, geçen yazlarda çok fazla içerdim oysa. Evde yaptığım soğuk kahveleri de seviyorum, büyük sürahilerde yapıyorum, minik termosuma koyup sahile de götürüyorum.
9. Kitap okurken bir yandan da neler yedim peki? Bu sefer çok ciddi bir şekilde yediklerime dikkat ediyorum ama kitap okurken yeni keşfettiğim bir şeyi yemekten kendimi alıkoyamadım: çikolatalı leblebi. Tadı leblebi şekerine epey benzese de biraz daha az şekerli ve inanılmaz lezzetli. Öneririm. Yazın olmazsa olmazı ise benim için, şeftali ve haşlanmış mısır. Bunlardan da bolca tükettim.
10. Peki bu yaz ne tür kitaplara biraz uzak kaldım? Açıkçası yorucu okul senesinin ardından akademik kitapları bir süre daha pek de okumak istemiyorum. Bu yaz neden bilmiyorum ama klasiklere de pek yanaşmadım oysa geçen iki yazımı Rus ve İngiliz klasiklerini okuyarak geçirmiştim. Mesela geçen hafta Andre Gide’nin bir kitabını elime aldım, ondan da biraz sıkıldım ve yine okunmayı bekleyen fantastik serilerime geri döndüm.
11. Fantastik fantastik diyorum, peki bu türden neler okudum? Elimde üç ünlü serinin ilk kitabı vardı: Zaman Çarkı, Ölüm Kapısı Serisi ve Ejderha Mızrağı. Üçünü arka arkaya okusam herhalde hepsi birbirinin içine girerdi. Bu yüzden Zaman Çarkı ile başladım, epey de sevdim, devam kitapları okunacak kitaplar listeme eklendi. Terry Pratchett ve Neil Gaiman’ın okunmayı bekleyen birkaç kitabını okudum, her zamanki gibi epey iyi vakit geçirdim.
12. Maalesef ilk Stephen King denemem başarısızlıkla sonuçlandı diyebilirim. Nedense ilk deneme için gidip en kalın kitabını aldım, bir de çok taşınmalı, hareket halinde olduğum bir döneme denk geldi. Kitabı yarılamam ve devamını merak etmeme rağmen hala rafta okunmayı bekliyor. Kütüphane odasına girdiğimde ondan yana bakmamaya çalışıyorum vicdan azabıyla baş edebilmek için.
13. Dediğim gibi, bu yaz hep bir yerden bir yere gittim, bu nedenle yollarda da bol bol okudum. bir o kadar da (ipad sağ olsun) oyun oynadım. Arabada çok da rahat okuyamadığımı bir kez daha anladım ama uçaklar kitap okumak için çok rahat yerler bana kalırsa, vaktin nasıl geçtiğini anlamadım bile.
14. Bu yaz kütüphane odasını tekrar yerleştirdim. Sandığımdan çok daha zor bir işmiş, 2 günde zor bitti. Sanki saatlerce spor yapmışım gibi her yerim günlerce ağrıdı. Sonuçtan pek de memnun değilim açıkçası. Türlere göre sıraladım kitapları ama ne bileyim, sanki biraz karışık oldu. Bir ara gözümü karartıp tekrar kolları sıvamalıyım. Bu konuda öneri ve tavsiyelere de elbette açığım.
15. Bir yandan da blogda ne tür yenilikler yapabileceğimi düşündüm. Anladığım kadarıyla yazları bloglar az okunuyor, ya da benim blogda geçerli durum bu. O zaman diyebilirim ki yeni sezon için aklımda pek eğlenceli fikirler var (: Önümüzdeki günlerde ipuçları vermeye başlayabilirim. Sizin de bu konuda bana yardımcı olacağını düşündüğünüz fikirleriniz varsa, yardımlarınızı bekliyorum.
Peki siz neler yaptınız bu yaz, nerelerde neler okudunuz?
Ne güzel bir yazı olmuş :) Deniz kenarında ben de kitap okumaya bayılırım,bu sene de bol bol gerçekleştirmeye çalıştım.Keyifli okumalar!
YanıtlaSilÇok güzel bir yazı olmuş.
YanıtlaSilTüm yazı pinekleyerek geçirdim galiba. Elimden geldiğince de kitap okudum ama bilgisayar beni esir aldı ne yazık ki :( Ben de evdeki kitapları ve ödünç aldıklarımı tüketmeye çalıştım :)
Bu yaz en çok tatil ayı Ağustos'ta okudum. Kışın alıp okumadıklarımı bitirdim. Bir de özellikle deniz kenarı için Harry Dresden serisini almıştım. Mükemmel seçimmiş:) çok sevdim:)
YanıtlaSilHarry Dresden hiç okumadım sanırım, bir yere not alıyorum (:
Sil