Her sene bir ‘ajanda yazısı’ yazıyorum sanırım, bu bile
ajandaların hayatımdaki önemini göstermek için yeterli. Neden peki?
Bence
birkaç sebebi var. Öncelik kağıt, kalem ve her türlü krıtasiye malzemesini
kendim bildim bileli sevdiğimden ajandaları sevmem de pek zor olmuyor.
İkincisi, planlanmaya son derece elverişli bir hayatım var bana kalırsa. Teslim
tarihleri, ödevler, projeler, kıyıda köşede unutulmasın diye alınan notlar...
Yani bir ajandam olduğunda da hakkını vere vere kullananlardanım. Çoğu kişi kararlı başlasa da kısa süre içinde kullanmayı unuttuğunu söylüyor. Benim için tam tersi. Yılın ortalarına doğru öyle bağımlı hale geliyorum ki ajandaya ve içindeki notlara, tarihlere kapıdan ajandasız adım atamıyorum. Kaybedersem ne olur diye düşünmek bile istemiyorum.
Peki bu ajanda yazısı neden Aralık sonunda değil de şimdi
yazılıyor? Ajanda kullanıcıları bence ikiye ayrılıyor: yeni yılı başlangıç
olarak kabul edenler bir de okulların açılmasını kendilerine başlangıç noktası
bilip ona göre ajanda değiştirenler. Ben ikinci gruba dahilim. Bu nedenle bu
yazı şu an yazılıyor.
Peki neden piyasada var olan modellerden birini alıp
kullanmıyorum? Açıkçası bugüne kadar öyle yaptım, çok memnun kaldıklarım da
oldu, çok da incelemeden aldıklarım, kullanamadıklarım da. Kişiden kişiye
ajandadan beklentiler elbette değişiyor. Mesela benim için şunlar geçerli:
- Yazım büyük olduğundan dar satırlı ajandaları rahat kullanamıyorum.
- Her güne bir sayfa ayrılmamışsa, yazacaklarımı sığdıramıyorum. Mesela bir sayfada beş günlük yer olan ajandalı kullanmam imkansız. Hem yazım büyük, hem her şeyi not aldığımdan geniş geniş sayfalar istiyorum.
- Ciltlenişinden ötürü tam açılmayan ajandaları hiç sevmiyorum. Telli ajandaları daha rahat kullanıyorum sanırım.
- Ön ve arka kapalarında cep olunca çok mutlu oluyorum. Minik not kağıtlarını, kartları oralara tıkıştırabiliyorum.
- Kalın kağıtlı ajandalar benim gibi tükenmez kalem kullanıcıları için daha iyi bir tecih gibi, ben de öyle seviyorum.
- Günün tarihinden bağımsız, bol bol liste hazırlıyorum. Bunun için bir kısım olması hoşuma gidiyor.
- Blogda yazmayı planladığım konulara dair ayrı bir defter tutuyorum, bu sene iki defter taşımak yerine onu da ajandayla birleştirmek istiyorum. Yani günlük planlamalara ek olarak biraz boş sayfa hiç de fena olmaz.
- E tabi bir de rengi, tasarımı hoşuma gitsin istiyorum. Ciddi, deri kaplamalı ajandaları pek sevemiyorum.
Biraz vakit geçsin diye, biraz evdeki boş defterleri
değerlendirmek için, biraz da tam istediğim gibi bir ajandaya sahip olmak adına
kendi ajandamı kendim hazırlamaya karar verdim bu sene.
Nasıl hazırladığıma dair epey detaylı, bol fotoğraflı bir
yazı yakında blogda olacak.
Yazı konusunda ben de epey sıkıntı çekiyorum ajandalarda :)
YanıtlaSilİnanır mısın geçenlerde aynı şeyi düşünüyordum, ben de böyle kendi kendime bir ajanda hazırlayayım diye. Genelde yurt dışında eylül ayında başlayan ajandalar satılıyor onlar benim de hoşuma gidiyor, bir de bir sene içine tarihlerini atabileceğim ve çok kullanışlı sevimli sayfalarının olduğu bir ajanda almıştım ebayden, sanırım şu ana kadar en çok ondan memnun kaldım (hala kıyamadığım sayfaları var ne yazık ki=P) Seninki nasıl olacak çok merak ediyorum, heyecanla bekliyorum yazını;) Bana da çok heves geldi, doğrusu okutman olduğum için ben de okul yılına göre bugünlerde başlamak istiyorum ajandaya, sanırım ben de hevesle yapacağım böyle bir şey;)
YanıtlaSilSabırsızlıkla bekliyorum okumayı
YanıtlaSilSabırsızlıkla bekliyorum okumayı
YanıtlaSilSabırsızlıkla bekliyorum okumayı
YanıtlaSilHemen gelsin yazı!:)Ben de yapmak istiyordum ama açıkçası nereden başlayabileceğim konusunda biraz kararsızım,umarım yazın bana örnek olur:)
YanıtlaSil